CBAM, Çin'in Çelik ve Alüminyum İhracatını Zorlayacak
CBAM, Çin'in Çelik ve Alüminyum İhracatını Zorlayacak
16.02.24

CBAM, Çin'in Çelik ve Alüminyum İhracatını Zorlayacak

Avrupa Birliği'nin (AB) yeni karbon vergisi mekanizması olan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’nın (CBAM), Çin'in çelik ve alüminyum ihracatını olumsuz etkileyeceği öngörülüyor. CBAM kapsamında çelik için uygulanacak gümrük vergisinin 2026'da %6'dan başlayıp 2034'te %21'e kadar çıkması bekleniyor. Ayrıca, alüminyum için de benzer bir vergi artışı öngörülüyor, %3'ten başlayıp 2034'te %7'ye kadar çıkabilir. Bu durum, Çin'in AB'ye yaptığı çelik ve alüminyum ihracatını zorlaştırabilir.

CBAM kapsamında çelik için uygulanacak gümrük vergisinin 2026'da %6'dan başlayıp 2034'te %21'e kadar çıkması bekleniyor. Ayrıca, alüminyum için de benzer bir vergi artışı öngörülüyor, %3'ten başlayıp 2034'te %7'ye kadar çıkabilir. Bu durum, Çin'in AB'ye yaptığı çelik ve alüminyum ihracatını zorlaştırabilir.


AB'nin CBAM'ı, yerli üreticilere eşit şartlar sağlama amacı güdüyor. Karbon yoğun mallara uygulanan vergilerin artırılması, AB üreticilerini koruma altına alırken, Çin gibi karbon fiyatlandırma mekanizmaları olmayan ülkelerin rekabet avantajını azaltmayı hedefliyor. Çin'in CBAM'dan en fazla etkilenecek ülke olması bekleniyor, çünkü Çin'in çelik ve alüminyum ihracatı AB'ye yoğun bir şekilde odaklanmış durumda. Özellikle Çin'in 2022'de CBAM kapsamında yaklaşık 14,6 milyar ABD Doları değerinde çelik ihraç etmesi, Çin'in bu vergiye maruz kalma riskini artırıyor.


AB'nin 2050'ye kadar net sıfır karbon emisyonu hedefine ulaşma politikası, CBAM'ın temelini oluşturuyor ve Çin'in kendi emisyon yoğun sektörlerine uygulayacağı karbon vergileriyle dengelenmesi bekleniyor. Ancak, Çin'in bu vergilendirme politikaları AB'nin CBAM'ıyla tam olarak dengelemesi mümkün olmayabilir.


Çin'in 2022'de CBAM kapsamındaki ihracatı, sektör toplamının yüzde 8'ini oluşturan 14,6 milyar ABD Doları tutarındaki çelikten oluşurken, alüminyum da yaklaşık 5,5 milyar ABD Doları veya ihracatın yüzde 14'ünü oluşturmuştu.